Uyuyamıyorum.
Tam on yedi gün oldu.
On yedi gündüz ve on yedi gece.
Çok uzun bir zaman.
Artık uykunun nasıl bir şey olduğunu bile tam olarak anımsayamıyorum…
Gözlerimi kapatmayı denedim.
Sonra uyumanın nasıl bir his olduğunu hatırlamaya çalıştım.
Fakat orada yalnızca uykuya yer olmayan zifiri bir karanlık vardı.
Bu, zihnimde ölümü çağrıştırdı. Ölecek miyim acaba, diye geçirdim İçimden. Eğer bu şekilde ölüp gidersem, benim yaşamımın anlamı ne olacak?
Uykuları çalınmış bir kadının öyküsü…
Haruki Murakami’den tekrar tekrar okumak isteyeceğiniz, her okumada yeni keşifler vaat eden sarsıcı bir anlatı…